Company Of Heroes Künye

[NavySealTR]

Künye
Platform:
PC
Tür:
Strateji
Multiplayer:
Var
Yayıncı:
THQ
Yapımcı:
Relic
Çıkış Tarihi:
29 Eylül 2006









"Yapabilenler
yapar, yapamayanlar eleştirmen olur" demiş biri. 5 senedir oyunlar
hakkında yazıp çiziyor, yapmanın zorluğundan bihaber vaziyette atıp
tutuyor, sandalye kumandanlığı yapıyorsanız; atıp tutmak artık sizinle
özdeşleşmiş demektir, zorlanmazsınız onu yaparken. "Yeni oyun mu
gelmiş, gelsin bakalım, geleceği varsa göreceği de var, bwahahaha"
şeklinde replikler akıldan ışık hızıyla geçerken gözleriniz faltaşı
gibi açılmaya, elleriniz kaşınmaya başlar; kavgaya aç bir dayının kız
kardeşini erkek arkadaşıyla görmesi gibi. Şayet o erkek arkadaş sizden
iri yarı ise, hele ki arkasında koskoca bir ekip varsa, kuyruğunuzu iki
bacağınızın arasına sıkıştırıp eve dönmeniz çok uzun zaman almaz.

24 saattir düşünmekte olduğum bu giriş paragrafını yazarken de benim
aklımdan bunlar geçti. İçindeki çocuğu en sert demirlerle yapılmış bir
hücreye kapatmış, oyuna her daim aç bir bünye olarak Company of Heroes
hakkında gördüklerim, sandalye kumandanlığı konusundaki deneyimimi çöpe
atmıştı. Ava giden avlanalı, tam 24 saat olmuştu...

Company of Heroes hakkında en ufak bir şey bile duymadıysanız ilk önce
şöyle söyleyeyim; bu oyunu Relic yapıyor! Homeworld, Homeworld 2,
Warhammer 40000: Dawn of War, bu oyunların ek paketleri... Bu
oyunların, Relic'in geliştirmesinden başka ortak özelliği nedir? Bu
oyunların hepsi o kadar zevkli ve bağımlılık yapıcıdır ki, kız
arkadaşından ayırdığı zavallı erkeklerin sayısının haddi hesabı yoktur.
Ve şimdi ise 1998'te kurulan Relic, 4. ve büyük bombasıyla
huzurlarımızda.

Evet, undesilyon (10 üzeri 36) tane 2. Dünya Savaşı oyunu oynadık.
Bunların 100 desilyon kadarı iyi değildi, biz onları Murray gibi
bwahaha diye güle güle yazdık, yerlere vurduk. Ama içlerinden pek azı
vardı ki, 1 gün düşündürüp de yazacak adam gibi bir giriş yazısı
bulduramamıştı. Ve bu pek az oyunlardan biri de, rahatlıkla tahmin
edebileceğiniz üzere... hayır, Battlestrike değil tabi ki!

Peki nedir Company of Heroes'u bu kadar farklı kılan, diyorsanız;
oyunla ilgili herhangi bir video izlememiş, ya da herhangi bir ekran
görüntüsüne göz ucuyla dahi bakmamış olduğunuzu iddia edebilirim.
Grafikler değil gerçi oyunu esas farklı yapan ancak, oyun sadece
grafikleriyle bile diğer tüm oyunlardan ayrılıyor. Oyunda, Relic'in el
emeği göz nuru yepyeni motoru Essence kullanılıyor. Şu teknik
kullanılmış, bu teknik de var, grafikler pek şahane... Klişelerle
boğmak istemem sizi. Onun yerine, pek şahane grafiklerin, aşmış
fiziklerin, şov amaçlı olmadığını, oyunu birebir etkilediğini söylesem
ne dersiniz?

Pek çok oyunda fizikler şöyle güzel, grafikler böyle muhteşem... Ama
bunu etkili olarak kullanabilen, oynanışa da etki ettiren bir oyun
olarak direk aklıma Half-Life 2 geliyor ve işin kötü tarafı, fazla oyun
da gelmiyor. Company of Heroes da o az oyun arasına katılabilecek
yapımlar arasında. 1-2 adamla, koskoca bir bölüğe karşı herhangi bir
strateji oyununda yapabileceğiniz en güzel şey, kanınızın son damlasına
kadar savaşıp ölmek, ya da en kötü ihtimalle kaçıp 1-2 adam tasarruf
etmek olurdu. Peki ya karşınızdaki bölüğün yolunu tıkayıp savaşın
seyrini değiştirmeye ne dersiniz? Evet, bu oyunda duvarlar, ağaçlar,
direkler var ve şunu söylemeliyim ki, bunlar daha önce -neredeyse-
hiçbir oyunda yoktu!

Parçalanamayan duvar, ne kadar duvar olma özelliğini taşır? Bu üstün
hayal gücünü gerektirecek felsefi sorudan sonra şunu sormak istiyorum,
bir strateji oyununa Havok 3.0 fizikleri karışırsa o oyun ne hale
gelir? Fazla kafa karıştırıcı olmadı sanıyorum bu seferki, zira oyunun
tamamen gerçekçi ve sınırsız strateji seçeneği getireceğini tahmin
etmek zor olmamalı. Ve bu parçalanma hadisesi de göstermelik değil
kesinlikle; yayınlanan videolardan da görebileceğiniz üzere her obje,
aldığı darbeye ve yönüne göre tamamen mantıklı bir şekilde hasar
görüyor. Henüz yeterince iştah kabartıcı gelmediyse bu, bir hayal edin;
önünüzdeki her şeyi yıkabiliyor, kendi yolunuzu istediğiniz şekilde
açabiliyor veya düşman yollarını savaşa gerek bile olmadan
kapatabiliyorsunuz... Bu yeni nesil oyunlardaki özgürlük, başına
buyrukluk fazla olmaya başladı artık.

Sadece fizik de değil bu motorun üstün yeteneği, oyundaki grafikler
herhangi bir strateji oyununda ender rastlanacak güzellikte. Tanklar
ağaçları yararken güneş ışığı içinden geçivermiyor, tankın arkasındaki
bir ağacın her milimetresinde gerçekçi bir gölge bırakıyor. Gölgeye bu
kadar dikkat eden bir oyun olduğu ortada iken ışığa ne kadar dikkat
ettiğini, patlama efektlerinin güzelliğini ballandıra ballandıra
anlatmaktan çok oyunun web sitesine girip kendi gözlerinizle görmenizi
tavsiye ediyorum. Öte yandan oyunun, Windows Vista ile bizlerle
buluşacak olan DirectX 10 desteği de bulunuyor.

Yapım ekibinin Warhammer 40000: Dawn of War gibi çok başarılı bir oyuna
imza atmaları, onlar için önemli bir referans olmuş. O oyunun artı ve
eksileri iyice süzülmüş ve Company of Heroes'da tecrübe olarak bize
geri dönmüş durumda. Oyun, hepten Commandos tarzında olmasa da
bildiğimiz "üs kur, ev yap, odun kır, altın topla, adam çıkar, saldır,
vur, kır, parçala, bu oyunu kazan" mantığının çok uzağında ilerliyor.
Warhammer'da karşımıza çıkan stratejik nokta yapısı, bu sefer oyundaki
temel kaynak toplama mekanizmasını oluşturuyor. Bu stratejik noktalar
da kendi arasında yakıt, cephane, insan gücü olmak üzere 3'e ayrılıyor.
Yakıt stratejik noktasını ele geçirirseniz, tanklar için gerekli olan
yakıtı sağlayabileceğiniz için tank üretebileceksiniz. Cephane ve insan
gücü de, tahmin edebileceğiniz üzere piyade ve yaya askerler için
gerekli olan stratejik noktaları oluşturuyor.

Bu stratejik nokta yapısı, yanında destek sistemini de getiriyor. Şöyle
ki, haritanın bir ucunda çarpışmakta olan ve herhangi bir korunma
kaynağı olmayan birimlerinizin tek yapabileceği şey dua etmek olacak.
Ancak en ilerideki stratejik noktaya yakın bir yerde bulunan birimlere
destek sağlayabileceksiniz; tankların gücünü artırma, piyade takviyesi
gibi. Günümüz oyunlarının gerçekçilik konusunda da fazla olduğundan
bahsetmiş miydim?

En önemlisi ise, tüm bunları yaparken askerlerinizin altlarını bile
değiştiremeyen sanal bebek olmaktan uzak olması, asker olmalarının
bilincinde olmaları. Relic'in de açıkça belirttiği üzere Company of
Heroes, "micromanagement" (mikro-yönetim) yapmaya zorlanacağınız türden
bir oyun değil. Aslına bakarsanız askerleriniz her duruma uygun şekilde
dizilecek, siper alacak, savaşacaklar; sizler daha çok gözcülük, genel
savaş taktikleri ve çevreden nasıl yararlanabileceğinizi
düşüneceksiniz, gerçek bir kumandan olarak. Örneğin pencereden tankı
göremeyen bazukalı askerler, duvar yıkılınca uygun pozisyonu alıp tanka
ateş etmeye başlayacaklar, sizden herhangi bir emir almaksızın. Duvarın
yıkılmasından konu açılmışken, şayet binanın üzerinde durduğu kolonları
yıkarsanız askerler kafa üstü yere çakılacaklar. Tamamen gerçekçi
animasyonlarla birlikte hem de.

Animasyonlar... Relic'in Warhammer 40000: Dawn of War'da kullandığı 150
civarı ana animasyon sayısına bakılırsa, Company of Heroes kesinlikle
gerçek bir oyun olacak; zira bu oyunda kullanılan sayı tamı tamına 700!
(yazıyla; YEDİ YÜZ!) Gerçek bir filmin içinde hissedebilirsiniz
kendinizi her an.

Gerçek bir film demişken... kulağa garip gelebilir ama, oynadıklarınızı
gerçek birer film haline getirme imkanınız da var. Relic'in oyuna
koyacağı "movie making tool" sayesinde yaşadığınız o adrenalin dolu
anları arkadaşlarınıza "ağbi yıkıldı ortalık süperdi yağ" şeklinde
gayet sıkıcı bir yolla anlatmaktansa, videoya çekip "izle bakalım şunu"
diyerek karizma hanenize +1 ekleyebilirsiniz. Anlaşılan yapım ekibi,
oyununun film gibi olacağından fazla şüphe duymuyor.

Henüz yayınlanan videolar dışında hakkında bilgi verilmeyen tek kişilik
bölümler, yukarıda da bahsettiğim gibi tam bir film havasında
ilerleyecek. Çoklu oyun kısmında ise Relic farklı şeylerin peşinde
görünüyor. Yapımcılar, araştırma mı yapmışlar bilemiyoruz ancak,
strateji oyuncularının %80-90'ının internette co-op modunda
oynadıklarını belirtiyor, bu nedenle oyunda da sadece takım tabanlı
çoklu oyuncu modunun bulunduğu açıklanıyor. Oynanışa bu kadar önem
veren ve neredeyse sınırsız strateji seçeneği sunan bir oyunda çoklu
oyuncunun da arka planda kalmayacağını tahmin ediyorum. Çoklu oyuncu
arka planda kalsa bile, her seferinde farklı olaylarla
karşılaşabileceğimiz bir tek oyunculu hikaye modu bizleri bekliyor;
daha fazla ne isteyebiliriz ki?

Her seferinde farklı olayla karşılaşmanın en büyük etkenlerinden biri
de oyundaki deneyim sistemidir şüphesiz. Bilindiği üzere savaşta
kullanılan savaş oyuncakları, her ülke için aynı güce sahip değildi.
Alman tankları az ama özdü, tabir yerindeyse, "kodu mu oturtuyordu."
Amerikan tankları ise arı gibiydi, sayıları çok ve hızlıydılar, fakat
Alman panzerleriyle güç konusunda ancak çok sayıda olduğu zaman
yarışabiliyorlardı. Bu oyunda da kendinize bir yol çizebileceksiniz
gelişim konusunda; tank, piyade, veya zırh. Seçtiğiniz gelişim ağacına
göre zamanla bu konuda deneyim kazanacak ve o konudaki yeteneğiniz
artacak. Şayet zırh seçtiyseniz, oyunun sonunda tanklarınız birer
transformer'a dönüşebilecek. Neredeyse...

"Yine 2. Dünya Savaşı oyunu, peh" denmemesi için Relic bir hayli
uğraşmış gibi görünüyor. Ve açıkçası, 2 ay sonra karşımızda olacak bu
potansiyel klasiği kimsenin görüp de böyle diyeceğini sanmıyorum.
Teknolojiyi şov amaçlı değil de oynanışa birebir etki edecek şekilde
kullanan bir oyun olarak Company of Heroes, şu ana kadar herhangi bir
2. Dünya Savaşı oyununun, hatta herhangi bir oyunun yaşatamadığı kadar
"savaş" hissiyatını verebilir. Elindeki potansiyelle, bunun tam tersi
olabileceğini hiç sanmıyorum.

kaynak: TrGamer.com

[Osmanli]

Ilginc bir Metin. Eline Saglik

[MucahitTR]

Slm.
Eline sağlık.

[OTTOMANEMPEROR]

"Bu oyunların hepsi o kadar zevkli ve bağımlılık yapıcıdır ki,"

Bu sorun hakketen var, adamlar insanlari nasil eve ve pc nin basina baglayacaklarini iyi biliyorlar. Herkesin hayalini evinde pc basinda yasama imkani veriyorlar .

COH yi oynayan bizler, ve %90 oldugunu sandigim kisilerin hepsi savas, ve askeriye hayrani ve hastasidir. En azindan bu benim icin gecerli .

Eminim ki cogumuz ordunun basinda bir savasin icinde oldugumuzu hayal etmisizdir. Bu hissi gercekte bulmamiz zor oldugu icin adamlar sana "gel ayni hissi veriim" diyor bizde hay hay diyib kabul ediyoruz. Yani bizi sahte hayalin icine sokuyor oyaliyorlar.
Aslina bakarsaniz madde bagimlilarindan pek bir farkimiz yok.

Anlatmaya calsitigim, COH yi hayattan kopmayacak sekilde oynamak, oyundan dolayi hic bir insani arka plana atmaya degmez


Hasili velkelam; EKİNLER BAŞVERMEDEN KÖR BUZAĞI TOPALLAMAZ ...

[Osmanli]

Dost aci söyler. Katiliyorum